Çalışkan, Kurum'un yetki alanındaki ürünlerin başta ÖTV olmak üzere vergilendirilmesi konusunda, Maliye Bakanlığına bundan sonra sektörel destek sağlayacaklarını belirtti.
Tütün mamullerinin mevcut durumdan farklı olarak, hangi modellerle vergilendirilebileceği yolunda alternatif çalışmalar yaptıklarını kaydeden Çalışkan, sektörün vergi artışlarını, fiyatlara yansıtmaması konusunda da şu değerlendirmede bulundu:
“Böyle komiklik olmaz. Vergi artışı, sektöre bağlı zamlar, şunlar, bunlar...Ben bunları pek tasvip etmiyorum. Devlet, egemen erk olarak vergisini koyar, isteyen artışını yapar, isteyen yapmaz. Devlet, vergisine bakar. Onun artış yapıp yapmaması devleti ilgilendiren bir şey değil. Biz, buna ilişkin çalışma yapıyoruz.
Bu konuda, masaya yatırılacak olan alternatif birkaç sistem var. Alternatif sistemlerin her birinin getirileri, riskleri, mevcut sistemle kıyaslaması yapılacak. Kıyaslamaya göre, en uygun olanı gündeme gelecek. Bunlara bakılır, tartışılır, siyasi otorite uygun görürse uygulamaya girer.”
FİYAT ARTACAK, TÜKETİM AZALACAK
Eylem Planında da yer alan bu düzenlemedeki temel amacın, “Vergilerin ve sigaranın fiyatı arttırılarak, tüketimin azaltılması” olduğunu söyleyen Çalışkan, bunun Dünya Sağlık Örgütünün de öngördüğü önleyici tedbirler arasında yer aldığını ifade etti.
Bu çerçevede TAPDK olarak, Maliye Bakanlığı'na vergisel düzenlemeler, sektörün vergi yükleri ve fiyatların yükseltilmesi için alternatif öneriler sunacaklarını vurgulayan Çalışkan, “Biz modelimizi ortaya koyacağız. O modelin artılarını, eksilerini oturacağız, tartışacağız. Belki çalışma grupları bunları analiz edecek. Tabi sonuçta bunlar Maliye Bakanlığı'nca değerlendirilecek” dedi.
“MAKTU VE NİSPİ VERGİLEME DEVAM EDER”
TAPDK Başkanı Kazım Çalışkan, yeni sistemde de maktu ve nispi vergilemenin devam edeceğini, ancak bu vergilerle ilgili olumsuzlukları giderecek, emniyet supabı niteliğinde ara mekanizmalar konulmasını gerektiğini ifade etti.
Nispi vergilemede, fiyat üzerinden vergi alındığına işaret eden Çalışkan, şöyle devam etti:
“Bu sefer ne oluyor, firmalar fiyatı arttırmıyor. Diyelim, 100 liralık bir üründe 73 lira vergi, 27 lira size kalıyor. O ürünü 200 liraya sattığınız zaman, 146 lira vergiye gidiyor, size 54 lira kalıyor. Bir ürünü 200 liraya satmanın size getireceği ilave 27 lira, o müşteriyi kaybetmeye değer mi değmez mi onun analizini yapıyorsunuz. Sektöre yeni girenler dahil, bütün firmalar bunu yapıyor. Siz sadece nispi vergileme yaparsanız, firmalar fiyatı olabildiğince küçük tutar.
O yüzden, sisteme dengeleyici unsur olarak maktu vergileme konmuş. Asgari maktu vergi de, alttaki düşük fiyat kategorisindeki sigaraları yukarı doğru itiyor ama fiyat artışı yapıp yapmamak üsttekinin keyfine kalmış. Onları artışa zorlayamıyorsun.
Şimdi hem üsttekini, hem alttakini artışa zorlayacak bir sistem gelmeli. Buna ilişkin değişik alternatifler var. Amacımız şu.. Koyacağımız model, hem alt, hem de üst fiyat grubundaki sigara üreticilerini, fiyat arttırmak zorunda bırakacak bir model olmalı. O yüzden, tüketimi azaltıcı etki yapacak fiyatlandırmayı sağlayacak bir vergileme modeli olması lazım. Koyacağımız modeller de bunu sağlamaya yönelik olacak.”
“FİYATTAKİ REEL YÜZDE 10'LUK ARTIŞ, TÜKETİMİ YÜZDE 4 AZALTIYOR”
Çalışkan bu arada, Dünya Sağlık Örgütünün (WHO) dünya genelindeki araştırmalarına göre, sigara üzerindeki vergilerde enflasyon oranında bir artış yapılmasının, tüketime hiç bir etkisi bulunmadığını bildirdi.
Fiyatta reel yüzde 10'luk bir artışın, sigara tüketiminde, reel olarak yüzde 4'lük bir azalma meydana getirdiğini anlatan Çalışkan, şöyle konuştu:
“Bu durumda, sizin yapacağınız vergi artışlarının, istediğiniz tüketim azalışını sağlayacak şekilde olması lazım. Biz, çalışmaları masaya koyacağız. (Bakın böyle olursa, böyle oluyor) diyeceğiz.
Devletin de tüketimi azaltma gibi bir niyeti varsa, ne kadar istiyorsunuz azaltmak, yüzde 10'mu istiyorsun, yüzde 20'mi istiyorsun vergi ile sağlanacak etki şuraya kadardır. Şöyle bir fiyatlama yapılırsa, tüketici talebi azalır. Bunların hepsi masaya yatacak ve ona göre bir karar verilecek.”