Aziz Mahmud Hüdâyî Hazretleri yaklaşık olarak 90 yıl ömür sürmüş ve hayatının 40 senesini kesintisiz Üsküdar'da, 20 yılını Eminönü Küçük Ayasofya civarında geçirmiş, böylece ömrünün 3'te 2'sini, İstanbul'da geçirmiş ve hem Üsküdarlı, hem İstanbullu, hem de Türkiyeli bir mana eridir. Anadolu'dan çıkmış Anadolu'nun bağrından çıkmıkş gelmiş, Koçhisar doğumlu, Sivrihisar'da büyümüş ve İstanbul'un manevi ikliminde ilim ve irfan soluklanmış, medrese tahsili yapmış, kadılık, müderrislik görevlerine ulaşmış, ama daha sonra tasavvuf yoluna, gönülleri ihya etmeye, gönül imarına kendini vakfederek gönüller sultanı olmuştur.
Kendilerine icazet verdiği, kendisini temsil yetkisi verdiği64 halife yetiştirmiş ve bunların 25 tanesini Anadolu kasabalarına, 19 tanesini Rumeli bölgesine, Balkanlar'a, Bosna'ya kadar, 7 tanesini İstanbul merkezine, 10 tanesini de bugün Arap toprakları olan Suriye, Mısır ve Cezayir tarafına göndermiş ve o bölgelerde kendisine ait tasavvufî düşüncesinin, tasavvufî tefekkürün yayılmasına katkı sağlamak üzere onlara bu tür görevler vermiştir. Aziz Mahmud Hüdâyî Hazretleri'nin kendisi bizzat padişahlara seferlerle ilgili görüşler bildirirken sefere katılmaktan da geri durmamış, Ferhat Paşa komutasındaki Tebriz seferine katılmış, böylece fiilen de mücadeleye şahit olmuş bir insandır.