Bu türbe Üsküdar'da Zeynep Kâmil Hastanesi'nin bahçesindedir. Hastanenin şimdi kapatılan eski kapısından girince sağda idi. Türbe muntazam kesme taşla yapılmıştır. Kubbelidir. Üç pencereden ışık alır. İçeride üç tahta sandukalı yatır vardır. Başka Yusuf Kâmil Paşa'nın, ortada manevi kızlarının sandukaları görülür. Üçüncüsü Zeynep Hanım'dır.
Yusuf Kâmil Paşa, Mehmed Ali Paşa tarafından 1262 H. 1845 M. yılında Adile Sultan'ın İstanbul'da yapılan düğününe gönderilmiştir. O zaman padişah olan Abdülmecid, Yusuf Kâmil Paşa'ya miri miranlık vermiştir. Yusuf Kâmil Paşa Mısır'a döndükten sonra Mehmed Ali Paşa'nın ikinci kızı Zeynep hanımı diğer kız kardeşlerinin ve ailesinin istememesine rağmen kendisine nikâhlamıştır. Fakat daha sonra Mısır valiliğine geçen Abbas Paşa, Zeynep hanımdan ayrılması için onu sıkıştırmaya başlamıştır. Yusuf Kâmil Paşa sıkıştırmaya rağmen eşini boşamadığı için Asvan'a sürülmüş, orada hapsedilmiştir. Üç ay kadar hapiste kaldıktan sonra Sadrazam Mustafa Paşa'ya müracaat etmiş, paşa da padişahın fermanıyla Yusuf Kâmil Paşa'nın 1266 H. 1849 M. yılında İstanbul'a gelmesini sağlamıştır.
Rumeli beylerbeyliği rütbesiyle Meclis-i Vâlâ üyeliğine tayin edilmiştir. Aynı yıl içinde vezir olmuştur.
Yusuf Kâmil Paşa ve eşi çok zengin idiler. Türbelerinin yanındaki hastaneyi beraber yaptırmışlardır. Hastane ikisinin adını birden taşır. Paşanın ve eşinin İstanbul'da, Mısır'da birçok emlâki vardı. Bayezid'de Hasan Paşa medrese ve sebilinin karşısında çok muhteşem bir konakları vardı. Sultan Abdül-Aziz bir defa konağa iftara gelmiş idi. Cumhuriyet'in inkılâbından sonra bu konak Fen Fakültesi'ne tahsis edilmiş idi.