SGK denetmenlerince yapılan denetim ve incelemelerde, sistemin çok ilginç bir şekilde ilerlediği ortaya çıktı. Edinilen bilgiye göre öncelikle küçük metre kareli büroların dolandırıcılar tarafından kiralandığı ve işyeri olarak gösterildiği, sonra sokakta yaşayan gariban vatandaşa paralar verilerek üzerine şirketler kurulduğu tespit edildi. Özellikle sosyal güvencesi olmayan şoför esnafı, ev hanımı gibi işsizler bulunarak, bu işyerinde çalışıyormuş gibi sigortalı gösterilip, kendilerinden aylık 150-200 TL ücret alınıyor. Kişilerin sigortalı bildirimleri devam ediyor ancak devlete prim borcu ödenmiyor.
Bu durumu farkına varan SGK personeli, bu sahte işyerinin şifrelerini kapatıyor. Hemen ardında da sosyal güvenlik denetmenlerince inceleme süreci başlatılıyor. Denetmenler yaptığı denetim ve incelemelerde işyerinin SGK?daki kaydını iptal ederek, sigortalı bildirilen kişilerin sigortalılıklarını geçmişe yönelik iptal ediyor. Bu kişilere yapılan sağlık harcamaları ve emekli olmuş ise yapılan yersiz ödemeler faizi ile ilgili kişilerden tahsil ediliyor. Kurum, böylece binlerce kişiyi bu şekilde sigortalı bildiren dolandırıcıları savcılığa sevk ediyor.
Bu şebekelerin çoğu zaman bazı büyük işyerleri ile anlaşıp, olması gerekenden yüzde 50 daha az prim ödemek koşulu ile büyük işyerlerinde çalışan kişileri de sahte işyerinden sigortalı bildirdiği ortaya çıktı. Yetkililer, çalışmaların fiili olması koşulu ile sigortalı bildirimlerinin yapılacağını, diğer türlüsünün ise sahte sigortalılığa girdiği konusunda vatandaşı uyardı.
"SGK'NIN DA ZAAFİYETİ VAR"
SGK'nın bu operasyonunu değerlendiren Hürriyet Gazetesi Yazarı Prof. Dr. Şükrü Kızılot sahte şirketlerde çalışıyormuş gibi gösterilen ve muhtemelen emekliliğine yakın ya da emekli olanların soruşturmasına dahil olduğunu belirtti. Sürecin mahkemeye intikal edeceğini belirten Şükrü Kızılot SGK'nın tahsilatını on binlerce kişi üzerinden yapacağını, sahte şirketleri kuranların ise muhtemelen bulunamayacağını belirtti.
Kızılot bu konuta SGK'nın da zaafiyeti olduğunu belirtirken şöyle konuştu:
"Bu olayda da görüldüğü üzere SGK'nın bu gibi başvurularda gidip o işyerini başlangıçta ve belli aralıklarla tespit etmediği ortaya çıkıyor. Söz konusu şirketin gerçek ve belli faaliyetinin olduğunu inceleyen ve orada çalışanlarının kimliklerini tespit etmeyi de içeren belli aralıklarla denetim yapılsa böyle bir sahtekarlık yapılamazdı. Sigorta girişi yapılanların gösterildiği şirketlerin periyodik olarak denetlenmesi gerekir. Hayali bir işeri bildirimde bulunduğunda SGK'nın gidip işyerini başlangıçta denetlese sorun baştan ortadan kaldırılırdı."