Katılımın yoğun olduğu toplantıya AK Parti Üsküdar İlçe Başkanı Halit Hızır, AK Parti Seçim Koordinasyon Merkezi (SKM) Başkanı Sinan Arabacı, AK Parti Üsküdar İlçe Kadın Kolları, AK Parti Üsküdar İlçe Gençlik Kolları, AK Parti Üsküdar İlçe Başkan Yardımcıları ve İlçe Yönetim Kurulu Üyeleri ile Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen, Üsküdar Belediye Başkan Yardımcıları, Üsküdar Belediyesi Meclis Üyeleri, Milletvekili aday adayları, Mahalle Teşkilatları ve Hatipler katıldı.
4 Kademe ve Hatip Eğitim Toplantısı ilk olarak Üsküdar'ı anlatan sine vizyon gösterisi ile başladı. Toplantı, AK Parti Üsküdar SKM Başkanı Sinan Arabacı'nın açılış konuşmasıyla devam etti. Arabacı, Seçim Koordinasyon Merkezi 1 Mart'ta faaliyetlerine başladı. Teşkilatlarımız her gün gece gündüz demeden çalışacak. 7 Haziran'da hep birlikte Üsküdarımıza yakışan bir netice çıkacağına inanıyorum'' dedi.
AK Parti Üsküdar İlçe Başkanı Halit Hızır, ''Niçin Siyaset?'' başlıklı konuşmasını 1. oturumda sundu. Hızır, konuşmasına hak ile batıl arasındaki farkı vurgulayarak başladı ve ''Niçin Siyaset?'' sorusuna Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, 'İnsanlık ve ülke için hizmet yarışı' cevabını vermiştir. Mücadele insan doğduğu günden bu yana hak ile batıl arasında devam etmektedir. Ancak hep hak galip gelmiştir. Biz de tarafımızı, safımızı belli ediyoruz. Bizim bugün burada olma sebebimiz hak tarafında olmamızdandır. Batıl tarafında olmadık, olmayacağız'' dedi.
İlçe Başkanı Hızır sunumuna şöyle devam etti: ''10 Ağustos Cumhurbaşkanı seçimlerinde halk tarafından ilk Cumhurbaşkanı seçildi. Erdoğan diktatör olmak istiyor denildi. Her seçilen diktatör mü oldu? Biz iktidara geldiğimizde IMF'den borç alın TÜSİAD'a verin dediler. Biz ise borç almayacağız, borçsuz devlet olacağız dedik. Öyle de oldu IMF'ye bir kuruş borcumuz kalmadı. Baktılar olmuyor bu sefer komşularımızla aramızı bozmaya çalıştılar.
Türkiye'nin yardım eli tüm muhtaç ülkelere uzanacak, uzanmaya da devam edecek'' dedi. Hızır, geçmişten günümüze halkın yanında olan siyasilerin yaşadıklarını anlatarak sözlerini şöyle sürdürdü: ''Geçmiş tarihi hatırlarsak rahmetli Menderes'e Anadolu sermayesini güçlendirme, batıdan borç al denildi. Menderes bu ülkede ilk istikrarı kurdu. Halka hizmet ettiği için idam edildi. Bugüne kadar Yeter artık söz milletin deme cesaretini kimse gösteremedi. Ta ki Sayın Recep Tayyip Erdoğan iktidara gelene kadar. Halkla beraber yürümeyeceksin, emir alacaksın, sizden lider olmaz denilsin istiyorlardı. Merhum Özal'a yapılanlarda halka yüzünü döndüğü içindi. Milletimiz tüm baskılara rağmen Erbakan hocayı seçti ve 8 Müslüman ülkenin bir araya gelmesi ile D8'i kurdu. Ancak gizli karanlık güçler ülkenin istikrarını tekrar bozdu'' İlçe Başkanı Hızır, ''Umudumuz dedikleri Karaoğlan bu ülkeyi kıtlık ve yokluğa mahkum etti. Bugünlere kolay gelmedik. 12 yılda sayısız darbe girişimlerine maruz kaldık. Tüm sıkıntılara rağmen hep milletimizin yanında olduk. Danıştay'a yapılan düzmece de bu ülkenin geleceğini karartmak için düzenlenmişti. 2008'de parti kapatma davası açtılar. Yine biz milletimize koştuk. Hep bu ülkeyi karanlığa götürmek istediler. Milletimiz iktidara sahip çıktı. Çünkü bu hak ile batılın savaşıydı. Ağaçları bahane edenler, Taksim'de ağaçları söktüler. Bu ülkenin onlarca vatandaşının canına mal oldu. Gezi olaylarında aradığını bulamayanlar paralel örgütü devreye soktular. Futbolcuları taşıyan otobüse saldırmak bu ülkeyi kaosa götürmek isteyenlerin planıdır. Bu yaşanan olayın taraftarlarla hiçbir alakası yoktur. Geçtiğimiz hafta elektrik kesildi. Savcımızı şehit ettiler. O yüzden 7 Haziran seçimleri çok önemli. Karanlık oyunlara karşı mücadele edeceğiz'' diyerek sözlerini tamamladı.
2. oturum, Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen'in ''AK Hizmetler'' başlıklı sunumu ile devam etti. Türkmen, ''Belediyecilik 1994 yılında Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olması ile başladı. Belediyecilik, yeni bir anlayışla hizmet etti. Belediye, insan yönetimi, zaman yönetimi ve para yönetiminde başarılı olmak zorundadır. AK Belediyeler bugüne kadar başarılı sınavlar vermiştir. Üsküdar Belediyesi de marka olmayı hak etmiştir'' dedi. Belediye Başkanı Türkmen konuşmasına Üsküdar ilçesinde yaptıkları hizmetleri anlatarak devam etti ve ''Biz Üsküdar'ın tarihi dokusuna, siluetine, günlük hayatına uygun olarak hizmet etmek zorundayız. Bugün Üsküdar'da kişi başına düşen yeşil alan 7 metrekare hedefimiz bunu 10.2 metrekareye yükseltmek. Daha dün İstanbul'da bir ilk olan Kuzguncuk Bostanı'nın açılışını yaptık. Şehirli çocuklarımızın elleri toprağa değecek. Yine Bilgievleri'miz çocuklarımızın hizmetinde. Nakkaştepe'de vakıflardan bir yer kiraladık. Vatandaşlarımız uzağa gitmeden boğaza karşı piknik yapabilecekler. Belediyecilik gökdelen dikmekle olmuyor. Dünyadaki kültürler ne kadar yeşil alanın var diye bakıyor. Yeşil alanınız çok ise şehir oluyorsunuz. Yeşil alan için çılgın projelerimiz var. Üsküdar Meydanı önümüzdeki yıl tamamı ile değiştirilip medeniyet dolu bir meydan haline getirilecek. Belediyeler artık her işi yapıyor. Özellikle son dönemde cami, okul, yurt, kilise, vs. herşeyi yapabiliyoruz. 7 ayrı yerde cami inşaatımız var. Mayıs ayında Cumhurbaşkanımız ile Kandilli İmam Hatip Lisesi ve Çengelköy Su Sporları Merkezi'nin açılışını yapacağız. Durumu olmayan vatandaşlarımıza en büyük hizmetimiz Destek Kartımız var. Vatandaşlarımız bu kart ile istedikleri yerden alışverişlerini yapıp ev ihtiyaçlarını karşılayabiliyor. Yine ÜSİM projemiz ile 2500 kişi işe girdi. Bilgievlerine her gün 5000 çocuk geliyor. Paralel ihanetten sonra yurt hizmetlerine başladık. Ücretsiz kurs hizmetleri de veriyoruz. Tek isteğimiz devamsızlık yapmamaları. Sivil Toplum Kuruluşları ile işbirliği yapıyoruz. Paralel ihanetçilere Üsküdar'da artık su bile yok. Biz belediye olarak Üsküdar'da çorba dağıtıyoruz. Üsküdar Meydanı'nda da çorba dağıtıyoruz. Yaşlılarımıza, engelli vatandaşlarımıza evde bakım hizmetlerimiz var. Bizim tüm meselemiz milletimize hizmet etmek'' şeklinde sözlerini noktaladı.
3. oturum ise ''Medeniyet Siyasetimiz ve Türkiye'' başlığı altında AK Parti Üsküdar Eski İlçe Başkanı Sinan Aktaş'ın sunumu ile devam etti. Aktaş, ''Seçimleri kazandığımız günden bu yana üzerimize oyunlar oynanıyor. Ancak tüm olumsuzluklara rağmen kazanan hep biz oluyoruz. Milletimizin AK Partiliyim demeye korktuğu yıllar oldu. İktidarımızın Türkiye Cumhuriyeti'nde neleri değiştirdiğini, Yeni Türkiye'ye nasıl geçiş yaptığını bilmemiz ve anlatmamız gerekiyor. AK Parti sadece bu ülkeyi değil, dünyayı değiştiriyor. Geçtiğimiz günlerde yaşanan savcımızın şehit edilmesi olayını incelersek ne kadar önemli bir noktada olduğumuzu anlarsınız. Seçilen hedef, seçilen mekan çok önemli. O yüzden bu olay sadece kendi içinde düşünen bir terör örgütü değil. Şehit savcımız zor bela geçinen bir ailenin evladıydı. Paralel ahtapotun ortaya çıkmasın diye ört pas ettiği olayları savcımız ortaya çıkarmaya, detaylar gün yüzüne çıkmaya başlayınca, bunları korku saldı. Bugün paralel ihanetçiler solcu ve HDP'lilerle işbirliği yapıp olmadık iftiralar atıyorlar. Biz bu ihanetleri çok yaşadık. Bizim karanlık güçlere karşı mücadelemiz sonuna kadar devam edecek'' dedi.
4. Oturumda söz alan isim Avukat Hüseyin Türk, ''Çözüm Süreci'' başlıklı konuşmasında "Türkler ile Kürtlerin kardeşliği ancak ve ancak kan kardeşliğidir" dedi. Türkler ile Kürtlerin kardeşliğinin çok eskiye dayandığını vurgulayan Türk, ''Kardeşlik 1071 tarihinde Türkler ile Kürtler el ele vermiş, İslam orduları savaştan galip çıkmıştır. Tarih Türk-Kürt arasında savaş olduğuna şahit olmamıştır. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Çözüm Süreci için söz milletin dedi ve Kürt sorununu ortadan kaldırmak için çalışmalar yaptı. TRT'de Kürtçe yayınlar yapan kanallar açıldı, Kürt Enstitüsü kuruldu, Kürtçe siyasi propagandalar yapılabilir dedi, Eş Başkanlığı çıkarttı, Eve Dönüş Yasası çıktı, 160 maddeye yakın yasa çıkarıldı. Çözüm Süreci vücudumuzun organları gibidir birbirinden ayrılamaz, Türkler ve Kürtler de birbirinden ayrılamaz, kardeştir'' diyerek sözlerini noktaladı.
Son oturum ''Etkili İletişim'' başlığı altında, Dr. Şaban Kızıldağ, kendine has üslubuyla devam etti. Salonda bulunanlara çeşitli hareketler yaptıran Kızıldağ'ın sunumu eğlenceli anlara sahne oldu. Kızıldağ, katılımcılara mazeret yok dedirtti ve insanların başarısız ve mutsuz olmasındaki en büyük nedenin mazeret üretmek olduğunu belirterek, sağlıklı bir ruh hali için insanın kendini, insanları, çalıştığı işi, ait olmayı sevmesi, sağlam bir inancı olması, sağlam hayalleri ve bu hayallere bağlı planlarının olması gerektiğini kaydetti. Kızıldağ, ''Onlara hayatı, dünyayı, insanı, okumayla ilgili notlar aktardık. Bizim en büyük problemimiz mazeretler. Bu mazeretlerden nasıl kurtulabiliriz ile ilgili coşkulu bir katılım ve destek ile 'mazeret yok' dedik. En büyük problemimiz şu bilgisayardan, sosyal medyadan kopmak
