AK Parti'nin merkezi hükümetteki 13 yıllık iktidarı sona erdi. Bundan sonrası soru işaretleriyle dolu. AK Parti'nin akıbeti Osmanlı'daki Fetret Devri gibi mi olacak yoksa uzun ve sancılı bir çöküş mü yaşanacak belli değil.
Osmanlı'da Fetret Devri'ni hazırlayan şartlarla çöküşü hazırlayan şartlar arasında benzerlikler var mı, varsa ne kadar var; o kadar derin tarih bilgisine sahip değiliz. Ancak bu yazıyı yazmak için o bilgiye sahip olmamız çok da gerekmiyor. İkisi de durup dururken olmamıştır, mutlaka evveliyatında o hadiseleri hazırlayan sebep ve gelişmeler vardır. Yine kuvvetle muhtemeldir ki, bu sebep ve gelişmelerin içinde o dönemin yöneticilerinin büyük hataları en başta gelmektedir.
* * *
Tabii bu sıkıntılar ülkenin dört bir yanında olduğu gibi Üsküdar özelinde de geçerli. Üsküdar, en ufak bir hatanın bile çok pahalıya patlayabileceği bir belde AK Parti için. Yerel seçimler güçlükle kazanılmış, bir sonraki yerel seçimde ne olacağı belli değil. Sayın Cumhurbaşkanı'nın evi burada, her hafta sonu gelip gidiyor. Tabii bu da Üsküdar'ın tansiyonunu sürekli yüksek tutuyor.
* * *
Biz bu süreçte ne yaptık? Sadece Başkan'ı uyarmakla yetindik, görev yaptığımız medya organlarında konuyu gündeme getirmedik. Güya iyilik ettik. Sonuçta ne kendimiz işimizi düzgün ve dürüstçe yapmış olduk ne de Başkan'a zarar gelmesinin önüne geçebildik. Yani doğru bir şey yapmadık.