CHP ve Sol.
Yeter artık!
Yeter artık!
Birazdan anlatacağım kıssaya Mersin'de çarşaf yırtan zihniyetteki CHP'liler ve bazı Sol görüşlüler kızabilirler. Ama bu kıssayı ve devamında ki yazımı demokrasimiz ve Türk Solu için yazmam artık elzem oldu.
Abdülkadir Geylani zamanında bir çocuk hastalığa yakalanır. Hastalık şudur. Çocuk Baldan başka bir şey yemez olmuş. Babası bilinen bütün şifa dağıtıcılara gitmiş. Ama nafile. Birisi Geylaniye gitmesini tavsiye etmiş. O da almış çocuğu gitmiş ve durumu izah etmiş. Mübarek, Onlara 40 gün sonra gelmelerini söylemiş. 40 günün sonunda tekrar gelmişler. Abdülkadir Geylani çocuğun sırtını sıvazlamış ve ''Evladım Baldan başka şeylerde ye emi!'' tembihinde bulunmuş. Adam şaşırmış ve sırf bir tembih için neden 40 gün beklediklerinin hikmetini üstada sormuş. Üstat cevap vermiş. ''Sözümün tesirli olabilmesi için çok sevdiğim Balı benimde yememem gerekiyordu!''
Bu ülkede Cuntacılar tarafından yapılan her Darbe sonrasında, İdam edilen, işkence gören, hapislerde çürüyen siz olacaksınız, ama son yıllarda ortaya çıkan Darbe planlarına ve Darbecilere destek olmak için elinizden geleni yapacaksınız. Kardeşim siz Sadomazoşistmisiniz? Kocası tarafından dövülen, ağzı burnu kırılan ama buna rağmen kocasından vazgeçmeyen kadınlar gibisiniz! Böyle bir siyaset, böyle bir ideoloji olur mu?
Kimse bana martaval okumasın. Atamızın Ordusu... TSK'nın yıpratılması... Asker Düşmanlarına Karşıyız vs. gibi bahaneleri kabul etmem, edemem. TSK ve Ordumuz farklıdır, Darbe ve Darbeci farklıdır. Peşinen de belirteyim, Bu satırların sahibi de askerliğini, ilk elemelerde 160 kişinin arasından, 40'a kalıp, 40'ın içinde de 1. olup görevini İstanbul'da yapmaya hak kazanmış, Ordusunu Peygamber Ocağı gören bir kişidir. Sonra aşağıya yok asker düşmanı, Ordu düşmanı diye yorum yazmaya da kalkmayın!
Yıllardır merak ettiğim bir hususta, Sivas, Erzurum, Amasya gibi Milli Mücadelenin fitilinin ateşlendiği illerimizde CHP'nin başarısız olmasıdır. Oysaki bu illerimiz Ataya ve onun davasına inandığı gibi, halen başımıza bela edilen Terörle mücadelede en çok şehit veren illerimizin başında gelmektedir. Gelin görün ki, bu ruhtan istifade edip bu ve benzeri illerde başarılı olmak yerine, Sosyetenin bol olduğu, Etiler, Ulus, Moda, Kadıköy, Beşiktaş, İzmir gibi yerlerden oy almayı başarı kabul eden bir zihniyet, Solu ve Sosyal Demokrasiyi temsil ettiğini nasıl iddia edebilir?
Dünya Solunu takip ediyoruz. Allah aşkına birisi bana söylesin, bir tane sizin gibi parti var mı? ''Sokakta ayak izi olmayanın sandıkta gözü olmaz!'' diyen CHP İlçe başkanımız Mustafa Bey'i önemsiyorum. Siyasete renk getiren CHP İl Başkanı Gürsel bey'i önemsiyorum. Peki, Partinizde Kaç tane var bu insanlardan? Son Genel seçimlerde yaşadığım bir hadiseyi anlatayım da hâlinize siz karar verin. Bütün partilerin adayları Çengelköy'de kapı kapı dolaşırken, sizin Anons aracınızdan şöyle bir ses duydum. ''Sevgili Çengelköylüler! Bölge adaylarımız sizleri seçim irtibat büromuzda görüşmek için bekliyor!''
İşçinin, Memurun, Emekçinin, Ezilenlerin hakkını savunan, Batı normlarında bir parti olmayı ne zaman düşüneceksiniz? Sahi, İktidar olmayı düşünüyor musunuz? Yoksa namusuna güvendiğim Zülfü bey'in dediği gibi mi durum? Daha telefonun tuşlarını kullanmasını bilmeyen 1932 model insanlarla bu ülkeye, nereye kadar hizmet edeceksiniz? Yeter artık Beyler sözünüzün tesiri kalmamıştır. Ya bu işi batılı muadilleriniz gibi yapın, ya da yapanlara bırakın! Mahkeme Kadıya Mülk değildir.
Şenol ŞEN