Cumhuriyetimiz kuruluş aşamasında tamamen modernleşme düşüncesi ile kanunlarını Batılı ülkelerden devşirmiştir. Eğitim-Fransa, Medeni-İsviçre, Askeri-Almanya,Ceza-İtalya vb. Faşist Musolini İtalya’sının bireyi ve özgürlükleri değil, Devleti ön plana çıkaran kanunlarını uygulayacak Hakim ve Savcıları yetiştirmişiz. Hukuk her zaman yazılı metinlere göre karar verir! Yani neyi ekerseniz onu biçersiniz.
Bu bağlamda 2002 yılında iktidara gelen AKP’de geçmiş tecrübelerden ders çıkardığını zannederek parti kapatılması ile ilgili mevzuatı gelir gelmez düzenledi. Yapılan bu değişiklik ile güya parti kapatılması zorlaştırıldı! 80 ihtilâli kalıntısı anayasanın, Batılı ve çağdaş normlar da düzenlenmesi gecikti! resmen yamalı bohçaya döndü anayasamız.
Evet, daha 6 ay önce 5 yıllık iktidarının sorgulanması ve hesabının verilmesi için milletin önüne çıkan AKP, %47 lik bir oy oranı ile güven tazelemesine rağmen savsakladığı, geçiştirdiği önemli bir konunun şimdi direk muhatabı oldu. Hukukta her zaman iki kere iki dört etmez kızıyoruz, sinirleniyoruz, bağırıp çağırıyoruz. Ama Savcılar inanın görevini yapıyor!
Hani imamlarımızdan hep duyarız “Ne verirsen elinle, o gelir seninle. ”Bence Tayyip bey etrafındaki Hukuk Danışmanlarını gözden geçirmeli. Sen parti kapatmayı zorlaştırmak için yaptığın düzenlemede “Odak” gibi muğlak ifadeleri koyarsan, Laiklik gibi hassas bir konuda Devletin sigortalarını attırmak için kısa devre yapma fırsatını da vermiş olursun!
Halbuki en iyi sayın Tayyip bey’in bunu bilmesi gerekir. “Müslüman iki kere aynı yerden Isırılmaz.” Bakın şimdi ne güzel formüller üretiyorlar! Japon modeli, suça bulaşmayan vs. gibi. Zamanında yapsalardı da memleket ve partisi bu hâle gelmeseydi. Çuvaldızı başkasına batırmadan önce iğneyi kendinize batırsanız iyi edersiniz.
