Asker, Er, Erat, Onbaşı, Çavuş yani; gönüllü askerlik yapan, Vatan için, Devlet için, Millet için seve seve , isteye isteye, koşa koşa, davullarla, zurnalarla, halaylarla vatani görevine
gönüllü olarak giden ve bunun için de hiç bir pazarlık, maddi kazanç ve bir para karşılığı
beklemeyen, düşünmeyen ,aklından bile geçirmeyen Mehmetçiklerimiz; hiç bir zaman,
kendilerine verilen görevlerde, vazifelerinde başarısız olmamışlardır. Olamazlardı da...
Onlar kendilerine ne öğretildiyse ve ne zaman, nerede ve hangi şartlar altında kendilerine ne emredildiyse, kanları pahasına, canları pahasına ve nihayet şehitliği arzu ederek sonuna kadar görevlerini en iyi bir şekilde yapmışlardır ve her zaman da başarılı olmuşlardır.
Zaten başarılı olamamaları gibi bir durum asla söz konusu olamaz. Çünkü onlar stratejileri belirlemezler, planları yapmazlar, harekatları yönetmezler ve de asla emir komuta zincirinde birinci derecede sorumlu olan emredici değillerdir. Onlar sadece kendilerine verilen emirleri uygularlar.
Eğer Türk Silahlı Kuvvetleri'ne birileri herhangi bir başarısızlık ithaf ediyorsa bu asla er, erbaş olan Mehmetçiklere ait değildir. Olsa olsa, onları idare eden, eğiten, stratejileri belirleyen, planları yapan, harekatları yöneten ve emretme sorumluluğunda olan Genel Kurmay Başkanı'ndan itibaren bütün Kuvvet Komutanları ve diğer komutanlardır ki; onlar içinde asla bir başarısızlık söz konusu değildir.
Böyle bir iddia ortaya sürülüyorsa bu olsa olsa emir veren komutanlara ait olurdu ki; işte şimdi insan sormadan edemiyor. Nedir bu illa ki paralı askerlik ısrarı? Nereden geliyor? neden, niçin, kimler tarafından isteniyor? Memur ve emekli maaşlarına yıllık %10' luk bir zammı bile bulamayan bütçe kaynakları bu kadar kısıtlıyken, nereden çıkıyor şimdi bu sözleşmeli asker uygulaması? Gönüllü askerlerimiz varken neden illa ki sözleşmeli yani paralı asker düzenlemeleri ?!... Niçin? Kimin için?
İnternet haberlerinde okuyoruz ''Apo ben ölürsem savaş çıkar'' demiş. Eğer bunu ''o demeyip de'' yarın birileri, savaş kışkırtıcılığı için Apo' yu öldürmeye teşebbüs edebilecekler tarafından ileri sürülmüşse?
Bir diğer sitede de Apo, ''Ben ölürsem Tayyip de ölür'' haydaa !
NTV' de bakıyoruz İngilizler ''Türkiye'nin Güneyinde Kürtler Türklere karşı bağımsızlık savaşı veriyorlar diye açıkça savaş kışkırtıcılığı yapıyor ve Yalçın kayalıklarda kalan Sonerler de yeryüzünde yaratılan Adem soyundan başka melekler ve şeytanların bile Kürtler olduğunu ilan ederken, illa da paralı, sözleşmeli askerlik uygulamaları.
Ve düzenlemelerin Başbakanın önünde olduğu yazılıyor. Vatan Milet aşkıyla seve seve gönüllü olarak ve hiç bir maddi karşılık beklemeksizin ve bütçeye de bugünkünden fazla bir kuruş bir yük getirmeyen mevcut askerlik nizamı varken ve asla er ve erbaşların başarısızlıkları söz konusu değilken, neden Başbakan böyle bir düzenlemeyi Bakanlar Kurulu'nda imzaya açıp Kanunlaşması için Meclise sevketsin ki?
O zaman mesela paralı asker, sözleşmeli er olmasın da, profesyonel komutan, sözleşmeli komutanlar için bir kanuni düzenleme yapılsın! Daha iyi olmaz mı? Hem bu paralı, sözleşmeli komutanlar, Balyozdu, Keserdi, Ayışığı, Sarıkızdı- türlü numaralarla hep numara dubara- hiç olmazsa asla darbe teşebbüsünde bulunma durumunda da kalmazlar, maaşlarını ve işlerini kaybetme korkusuyla er, erbaşı çok daha güzel yetiştirip yönetip, sevk ve idare ederlerdi.
Bu kadar komutan varken er ve erbaşın suçu ne de -sanki başarısızlarmış gibi bahane edilerek- sözleşmeli askerlik görüntüsüyle paralı askerliğe geçilmeye çalışılıyor?
Ne O Yoksa Hedef Vicdani Retçilik mi?
Av. Cihan Tufan
