Hızlıca konuya giriyorum zira üçtür bilgisayar reset atıyor kendine bu sefer de reset atarsa -ki siz bunu okuyorsanız atmamış demektir- bugünlük bi daha yazmayacağım.
Siyasetle uğraşan birisi olarak siyasetin yoğun olduğu dönemlerde, yani seçim dönemlerinde siyasileri sizin kadar rahat takip edemiyorum. Başbakan ve diğer parti liderleri miting meydanlarında konuşurken bizler esnaf ziyaretleri yapıyor, seçimin akışını değiştirmeye çalışıyoruz. Sabah erken saatlerde tempoya başlayıp gecenin ilerleyen saatlerine kadar seçmenlerle bir arada oluyoruz.
Bu hengamede dediğim gibi siyaseti ve siyasetçileri takip etmek zor.
Fakat amerikan gavurunun icat ettiği iki sosyal medya var ki oralar aracılığıyla siyasetçileri takip edemesek de halkın siyasetçilerden akıllarından kalanları takip edebiliyoruz.
Şuan ki siyasi atmosfer tamamen mhp ve kasetleri üzerinde yoğunlaşsa da geçtiğimiz hafta kılıçdaroğlunun küfrü üzerine yoğunlaşmıştı.
Siyasetçilerin projelerinden çok küfürlerinin, ''piskevit'' söylemlerinin, kasetlerinin konuşulduğu bir siyasi ortamın kimseye faydası olduğunu düşünmüyorum. İşin daha acısı 12 Haziran'da seçmen sandığa gittiğinde aklında kalan şeyler;
Piskevit veya piköğüt
Analara edilen küfürler
Kasetlerden dolayı gerçekleşen istifalar
olacaksa bu vatandaşın, takım tutar gibi partilere oy vereceği ve projelerin esamesi okunmayacağı anlamına gelir.
''CHP ve MHP'ye çaktın, AK Parti'nin hiç mi hatası yok'' diyebilirsiniz
Elbette var!
Fakat Tayyip ERDOĞAN'ın hatası, dolayısıyla AK Parti'nin hatası, diğerleri gibi siyaset dışı ilginç hatalar değil. Tayyip ERDOĞAN merdivene tersten binmiyor veya küfredip, saçma sapan kelimelerle vatandaşı güldürmüyor.
Tayyip ERDOĞAN'ın hatası biraz daha siyaseten.
Herkesin malumu AK Parti'nin yeni dönemden en büyük muradı: YENİ ANAYASA!
Tayyip ERDOĞAN miting meydanlarında yeni anayasa için zemin hazırlamak yerine geçmişte yaptığı çalışmalardan bahsedip, muhalefete çakmayı tercih ediyor. Belki miting meydanlarını dolduran binlerin istekleri de bu yöndedir fakat en azından neden yeni anayasaya ihtiyaç duyulduğu üzerine bir kaç kelam etse ve Muhalefete bu kadar çakmak yerine biraz daha ılımlı davransa -neticede 12 hazirandan sonra hazırlanacak yeni anayasada konsensüs sağlanmaya çalışılacaktır- belki daha olumlu bir davranış içerisine girmiş olur.
Tabii bunlar benim Üsküdar'da yerimde otururken gördüğüm şeyler. Başbakanın önüne gelen araştırma sonuçları veya somut gerçekler bu söylediklerimi değiştirebilir de...
vel hasılı...
12 Haziran seçimlerine şurada yaklaşık 20 gün kaldı. Seçim atmosferi her geçen gün biraz daha kızgınlaşacak. Unutmamak lazım ki 12 Haziran'dan sonra da hayat devam edecek. Sadece farklı bir siyasi partiyi desteklediği için dostlarımızla ilişkilerimizi koparma noktasına gelmeyelim ve 12 Haziran seçimleri başta gençler olmak üzere tüm halkımıza hayırlı olsun.
Siz yine oyunuzu öfkeyle veya hiddetle değil, projeleri değerlendirip geçmişi ve geleceği düşünerek kullanın. Yıllar sonra bugün verdiğimiz oyun hesabını torunlarınıza anlatmak durumunda kalabilirsiniz.
Selam ve sevgilerimle...
Not: Üsküdar Meydandaki siyasi görüntü ve ses kirliliği sadece beni değil tüm seçmenleri rahatsız ediyor.
Hacı Bekir ALTUNTEL