İSTANBUL'DAN M.EMİN BİRPINAR GEÇTİ
Boğaziçi Çengelköy gazetesinde yazarlık yaptığımız yıllarda, ''Ayın Konuğu'' köşesi için yaptığımız röportaj sırasında tanışmıştım kendisiyle. Karşımızda alışık olmadığımız tarzda bir bürokrat vardı. Çok genç yaşına rağmen, çok kısa zamana sığdırılmış, dolu dolu eğitim kariyeriyle, pırıl pırıl bir Anadolu insanının başarı öyküsünü dinliyorduk röportaj esnasında. Bu genç insan, İstanbul İl Çevre Müdürü Mehmet Emin Birpınar'dı.
Semtimizde ikâmet eden bu genç bürokratı tanıştığım 10 yıl boyunca gözlemleme fırsatım oldu. Kah kahvaltısını yaparken pastanede, kah nargilesini tüttürürken Çınar altında, kah gençlerle kaldırımda ayak üstü sohbet ederken, kah lokalde oyun oynayanları izlerken, kah köylünün cenazesine iştirak ederken gördüm kendisini. Dokunulabilinir... Ulaşılabilinir... Derdinizle dertlenen... Sevincinizle sevinendi. O, kısaca içimizden birisiydi.
Ama bu insani vasıfları bir tarafa, gözü kara bir görev adamıydı. İnsana ve Çevreye zarar veren aç gözlü, haris insanlara karşıda bir o kadar şeditti.
O kadar gözü karaydı ki, Ülkenin en büyük projesi olan ''Marmaray Tüp Geçidi'' çalışmasını, üreme mevsiminde göç eden balıkları ürkütüyor gerekçesiyle durdurmuştu!
O kadar gözü karaydı ki, Ortaköy ve Kuruçeşme de ki azgın eğlence mekânlarını işleten mafyatik adamların tehditlerine rağmen, bizlerin yani Üsküdar'ın sahil şeridinde oturanların, 10 yıldır sıcak yaz gecelerinde huzurla uyumalarını sağladı!
O kadar gözü karaydı ki, Zehirli Varilleri gömenlerin, Bacasından Çevreye zarar veren Meşhur köftecinin, Denize sintinesini boşaltan gemilerin, Fabrikasında ki atıkları derelere boşaltan patronların kısaca, İstanbul'a, İnsana ve Çevreye zarar verenlerin korkulu rüyası olmuştu!
Çevre ve Orman Bakanımız Sn. Veysel Eroğlu ile uyumlu bir ikili olmuşlardı. Ne zaman Bakanlıklar da yapılan değişiklikler sonucunda, Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar'a bağlandı ve ''Kentsel Dönüşüm'' konusu gündeme oturdu, etrafımda ki dostlarıma şöyle dediğimi hatırlıyorum. ''Mehmet Emin Bey'i bu koltukta fazla oturtmazlar!''
Duydum ki, Mehmet Emin bey üçlü kararnameye rağmen görevinden alınmış! Vekâleten birisi atanmış! 10 yıl önce sessizce geldiği görevinden, sessizce alınan bu değerli insanın tamda ''Kentsel Dönüşüm'' projesinin başladığı günlerde yapılan görev değişikliğinin, nedenini ve sebebini bütün İstanbullular gibi bende öğrenmek isterim!
Mehmet Emin Bey şunu bilmeli, İstanbul'un rantiyecisi, Çevre Düşmanı, Orman Düşmanı, Hayvan Düşmanı bu değişikliğe bir o kadar sevinmişse, Ağacı, Kuşu, Balığı ve Çevre Dostu İnsanları da bir o kadar üzülmüştür! Hani derler ya, ''İyilik yap at denize, balık bilmezse Halik bilir!'' Sizin bu Şehre yaptıklarınızı, Halik te, Balıkta, Bizlerde biliyoruz... Daha iyi ellerde, daha iyi yerle de, yeni görevlerde bu Şehre ve Ülkeye Hizmetlerinizi dört gözle bekliyoruz... Yolunuz ve Bahtınız açık olsun...