“Kıskançlık hem sahip olduğunu yitirebileceği (başkalarına kaptıracağı), hem de başkalarının sahip olduğuna kendisinin de sahip olması gerektiği düşünüldüğünde hissedilebilen bir duygudur. Bazen günlük yaşamın bir cilvesi olarak gelip geçici biçimde, bazen de yaşamı alt üst edecek biçimde; bazen yersiz yere ortada hiçbir neden yokken bazen de gerçek bir tehdit ya da yitim söz konusu olduğunda yaşanır. Kıskanmak kuşkusuz insanoğlunun doğasında olan bir duygudur. “
Benim kıskançlığım Üsküdar ve Üsküdarlı adına! Ben Üsküdar’da yaşayan bir insan olarak, yukarıda ki tarifin şu kısmına kendimi koyuyorum. “Başkalarının sahip olduğuna kendisinin de sahip olmayı istemesi..” Yaklaşan yerel seçimlerle birlikte partilerimizin adayları yavaş yavaş belli olmaya başlıyor. Kadıköy AKP adayını duyunca, inanın çok kıskandım. Sinan Genim... Kendisini size kısaca şöyle tarif edebilirim. Fethi paşa nın torunlarından, Mimarların piri! Asalet, Doygunluk, Kültür, Şehir sevgisi kısaca gıpta edilecek bir insan. Atatürk’ün Selânik’te ki evinden tutunda, Saraylarımız, Beyoğlu’nda ki tarihi eserlerimizin restorasyonuna kadar şehrin her yerinde onun imzasını göre biliyorsunuz.
Keşke Kadıköy gibi Üsküdar’da İktidar partisi tarafından kazanılması zor ilçelerimizden biri olarak görülseydi de, Bu tarz insanlar bizlerin karşısına aday olarak çıksaydı! Ama hep derler “ Bu Dünya’da her şey zenginler için!” Kadıköy sosyete; otobüsünde, kaldırımında, hizmetinde, adayında kralı hep onlara.. Muhafazakâr ve köylü ağırlıklı Üsküdar, nede olsa çantada keklik! ne verirsen gider. Kimse beni kompleksli olmakla itham etmesin. Yıllardır bu böyle gelmiş böyle gidiyor. Ben Kadıköy’ü kıskanmayayım da kim kıskansın! bir onların Adaylarına bakın, bir de Üsküdar’ın…
2009 Yılının Ülkemize, Milletimize ve tüm İnsanlığa Hayırlar getirmesini diler, Üsküdarlıların ve Site sakinlerinin bütün iyi dileklerinin gerçekleşmesini isterim.