Mene, Tekel, Ufarsin !
Öğrenmenin yaşı yok... 17 Aralık ta başlayan taraflar arasında ki kapışmayı izlerken, edebiyatımız da bu vesile ile gelişiyor.
Beddua ettiiiiiii!
Yok, kardeşim, ne beduası...
Mülâane ve Mübahele yaptı...
Yani ''Lanetleşme''
Hocamıza Düşmanlık yapılıyor!
Ne yapalım O zaman?
Tebbet okuyun!
Ne diyor Tebbet?
Peygambere düşmanlık yapan Ebu Leheb'in elleri kurusun!
Hee ''Beddua'' faslındayız yani!
Mene, Tekel, Ufarsiiiiiin...
Bu ne la?
Mene: Sayılı günleriniz sona erdi...
Tekel: Terazide tartıldınız ve eksik bulundunuz...
Eee Ufarsin?
Hafazanallah!
Müracaat Ahmet ağabey (Taşgetiren)...
Bölünme ve Öldürülme!
Nereden alınma bu sözler?
Yahudi Efsanesinden!
Yani, Mülâane ve Mübahele (Lanetleşme) faslından, Beddua faslına, O da kesmedi, Tehdit ve İnfaz yani Öldürme faslına geçtik!
Hani bu satırları yazanlar alnı secde adamlar olmasa, ''Ne içtiniz kardeşim siz bunları yazarken?'' diye soracağım... Sonra da kalkıp,
''Müslümanlığımız yaralanacak, itibar kayıpları yaşanacak. Bir de mütedeyyin kitle arasında bugüne kadar, Selçuklu'dan beri, Osmanlı'dan beri hiç yaşanmamış ayrılık yaraları açılacak.''
''... işi cadı avına dönüştürerek, koskoca bir camiayı, ömürlerini hayır ve iyilik yolunda tüketen milyonlarca insanı zan altında bırakmak, hedef göstermek siyaseten bir intihar, hukuken bir katliam olur.'' diyeceksiniz!
Valla beyler, nüfusun genç, eğitim seviyesinin belli olduğu ülkemizde, bir de Kefen giymiş insanların ortalıkta dolaştığı bugünlerde, herkes ağzıyla konuşup, kelimeleri özenli seçsin... Bunlar Yahudi Efsanelerinden anlamaz! Sorsan Hepsi ''Osmanlı Torunuyuz!'' derler. Başbakanlarının kılına zarar gelirse, Belgrad Ormanlarında bir gecede bitirilen Yeni Çerileri hatırlatırlar size! Hem bu da efsane değil, gerçek! Kimse ağaç kavuğundan çıkmadı! Aman haaa diyorum!
Herkes, 17 Aralık öncesi mevzilerine çekilirse, Mücadele siyasi arenada verilirse belki ikili arasında normalleşme yaşanır. Aksi halde, hem zıplayıp hem de ciyaklayan mart kedisi görüntüsü verenlerin akıbeti pekte hayırlı gözükmüyor.