CHP'DE BEL ALTI VURUŞLAR!
Bu yazıyı yazmak için çok düşündüm. Ama yorumların ve tartışmanın çoğaldığını görünce, sitenin bir yazarı olarak değil de, Üsküdarlı bir seçmen olarak yazmaya karar verdim. İstanbul'da birçok ilçede adaylarını açıklayan CHP, seçimlere iki aydan az bir süre kalmasına rağmen, Üsküdar'da adayını bir türlü açıklayamaması ilçede ve örgütte sıkıntı yarattı.
Geçtiğimiz hafta haber ajanslarına düşen bir haber ise, Üsküdar CHP de tansiyonun yükselmesine sebep oldu. Haber şöyleydi. ''CHP, Üsküdar'da eskinin müftüsü, şimdinin CHP Milletvekili İhsan Özkes'i aday gösterecek!''
5 Kasım 2013 tarihinde ki, ''Üsküdar, CHP adayları'' başlıklı yazımı yazdığımda, ne sn. Sarıgül açıklanmıştı, nede parti örgütü sandığa gitmişti. Ama ben o tarihte bugünleri görmüş, sıkıntı yaşanacağından bahsetmiş, örgütün önüne konan sandıktan çıkacak sonucu tahmin etmiştim.
Bugüne gelirsek, sandıktan birinci çıkan ve ilçe örgütünün desteklediği ve istediği Av. İrfan Karacan Bey hakkında Alevi olması sebebiyle, partililerce yapılan yorumlar, konuşmalar, tartışmalar beni şaşırttı. Bu yüzden yazımı yazmak için çok düşündüm. Etnik ve dini konular toplumun hassas yapısını oluşturduğu için birçok insan topa girmeye çekinir. Ama ben vicdanımın sesine kulak verip, topa girmeyi tercih ettim.
CHP'de yapılan tartışmanın, Liyakat üzerinden değil de, mezhep üzerinden yapılması şaşırtıcı geldi bana! Yani Üsküdarlı seçmen, Alevi bir adayı yemez, ama seçim kaybetmiş bir müftüyü yer öyle mi? Yani bize bir avukat lazım olduğu zaman, mezhebine bakmıyoruz da, belediye başkanı adayı olunca neden bakıyoruz? Veya o avukat sırf Alevi olduğu için, Alevilerin davalarına mı bakmıştır, hiç mi Sünni müdafii olmamıştır?
Yani düşünüyorum, İrfan Bey aday gösterilse ve seçimi kazanıp Üsküdar'a başkan olsa, bir Sünni olarak benim onunla ne işim olur, onun benimle ne işi olur? Çöpümü mü toplamayacak, yola asfalt mı atmayacak? En baba yapacağı, 200-300 tane örgütten insanı işe alır, örgütten olan müteahhide ihale verir. Birkaç Cem evini boyatır, ihtiyaçlarını giderir. Belki bir iki tane yenisini ilave eder. Kültür ve sanat merkezlerinde, hocaları dinleyeceğimize, dedeleri dinler, ilahi gösterileri yerine, semah ve sol grupların müzik gösterilerini izleriz. İdeolojik pencereden bakanlar bunları hazmedemeyebilir. Ama sokakta ki vatandaşı bunların hiç birisi ilgilendirmez. Sadece Hizmet alıp, almadığına bakar!
Hem biz bu insanlarla, arkadaş, komşu, dost değil miyiz? Onlarda bu ülkenin vatandaşı olup, vergi vermiyor mu? Yönetimde neden söz sahibi olmasınlar? Genel Başkanı Alevi olan bir partinin, adayı neden Alevi olmasın?
Üsküdar genlerinden gelen özelliğiyle her zaman toplumsal barışın öncüsü olmuştur. Seçimler hep, birlik ve beraberlik içinde gerçekleşmiştir. Her yerde gerginlik yaşanırken, biz el ele ve medenice geçen kampanyalara şahit olmuşuzdur.
Siyasette her zaman Bel Altı vuruşlara karşı oldum. Seçim öncesi yazılarımı arşivde bulabilirsiniz. Nasıl ki; Mustafa Kara Bey'in adaylığını, avukat kardeşinin terör örgütünün avukatı iftirasıyla, Hilmi bey'in adaylığını, paralel yapıya yakındır diye kesmeye çalıştıklarında karşı geldiysem, İrfan Bey'in adaylığının da sırf Alevi olmasından dolayı kesilmesine karşı gelirim!
Uzun yıllar sonra, CHP ilçe örgütü, önüne konan sandıkta demokratik tercihini yapmıştır. Bu tercih neticesinde Aday adayları çalışmalar yapmıştır. CHP Genel Merkezi, şayet bir aday belirleyecekse, örgütün demokratik tercihlerini göz önüne alıp, mevcut adaylar üzerinden adayı belirlemelidir. İnsanların seçim arifesinde, şevk ve inançları kırılmamalıdır. Hele hele kendisi de bir Alevi olan Genel Başkan, ''Üsküdar Muhafazakâr seçmene sahiptir!'' palavrasını kesinlikle dikkate almamalıdır. Dilerim aklıselim galip gelir.
