YAZIKLAR OLSUN!
İl Öğrenci Meclis Başkanlığı Seçimi, İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Muammer Yıldız'ın katılımıyla gerçekleştirildi.
''Öğrencilerimize 'seçme, seçilme, oy kullanma, demokratik liderliği benimseme, katılımcı olma, kamuoyu oluşturma, diyalog kurma ve hoşgörülü olabilme becerilerinin kazandırılması' amacıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı ile Bakanlığımız arasında imzalanan protokolle uygulamaya konulan ''Demokrasi Eğitimi ve Okul Meclisleri Projesi'' kapsamında İl Öğrenci Meclisi Başkanlığı Seçimi, 23 Ocak 2014 Perşembe günü, İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Muammer Yıldız'ın katılımıyla Beşiktaş İSOV-Dinçkök Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi Toplantı Salonu'nda yapıldı.''
Yukarıda okuduğunuz haber Milli Eğitim Bakanlığı, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü resmi sitesinden alınmıştır. Koca koca adamlar toplanmış, TBMM ile Bakanlık arasında yapılan protokol gereği ''İl Öğrenci Meclisi Başkanlığı Seçimi'' ni, il genelinde ki okul temsilcisi öğrencilerin katılımıyla gerçekleştirmiştir.
Üsküdarlı olan, Mustafa Gider isimli öğrenci, öğrencilerin oylarıyla birinci seçilmiş ve İstanbul İl Öğrenci Başkanı olmuştur. Yalnız bu evladımızın Başkanlığı 15 gün sürmüştür! Derslerinde ki başarılarının yanında, proje çalışmasından ötürü MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli bey tarafından bizzat ödüllendirilmiş ve kendisine plaket verilmiştir.
Evet, bu evladımızın tek suçu Ülkü Ocakları mensubu olması ve MHP ye gönül vermesidir. Bunun haricinde görevden alınmasını gerektirecek hiçbir suçu yoktur! Hem daha 15 gün bile olmamış koltuğa oturalı, başka ne yapmış olabilir?
Daha lise çağında pırıl pırıl bir gencin, yaşadığı travmayı, hayal kırıklığını düşünebiliyor musunuz? Hem seçme seçilme diyeceksiniz! Oy kullanma becerisi diyeceksiniz! Demokratik liderliği benimseme diyeceksiniz! Katılımcı olma diyeceksiniz! Dialog kurma ve Hoşgörü diyeceksiniz! Sonra da kalkıp, Demokrasilerde olmayan yöntemlerle, sırf siyasi görüşünden dolayı, bir yerlere şirin gözükme adına, Faşist Diktatörler gibi kelle alacaksınız!
Bu evladımız otobüse Molotof mu atmıştır? Yasa dışı işlere mi bulaşmıştır? Adam mı yaralamıştır? Polise Askere mermi mi sıkmıştır? Hani Ülkücü ya, öğretmenlerine arkadaşlarına atarlanmış, hayt huyt mu yapmıştır? Ne yapmıştır bu evladımız kardeşim?
Bu evladımız bundan sonra Demokrasiye nasıl inanacak? Seçim sonuçlarına nasıl güvenecek? Siyasete, Siyasetçilere ve Bürokrasiye nasıl bakacaktır? Sizin tüm bunları bu evladımıza yaşatmaya hakkınız var mıdır? Varsa bu hakkı hangi yasadan, hangi kanundan, hangi yönetmelikten alıyorsunuz?
Bu çok büyük bir skandaldır. Bu duruma başta Meclis Başkanımız, Başkan Vekillerimiz, MHP Genel Başkanı Sn Devlet Bahçeli ve Milli Eğitim Bakanımız derhal müdahale etmelidir. Bu densizliği yapan sorumlular hakkında gereği çok acil yapılmalıdır.
Bu ülkede Anayasal teminat altında olan seçme ve seçilme özgürlüğünü, atanmışların eline bırakırsak Demokrasinin Irzına geçenlere bundan sonra hiçbir şey söyleyemeyiz! Bu es geçilecek, adam sende denilecek, görmezden gelinecek bir durum değildir! Bu olay Demokrasinin namus meseledir! Ben istedim oldu, anlayışına çok sert cevap verilmelidir. Ve bu evladımız derhal hak ettiği makamına geri dönmelidir!