SEÇİMDE HİLE YAPILACAK!
Bilhassa son 10 yılda seçimler yaklaştıkça ve sonuçlandığında, Seçimlerde hile yapılacak! Seçimlerde hile yapıldı! Sözlerini çok sık duyarız. Sanal âlemde bir aklı evvelin ''Oy kullanmaya gittiğinizde yanınızda kendi kaleminiz bulunsun. Sandıklarda silinen kalem kullanacakları için, imza atmadığınızdan oyunuz geçersiz olacak!'' sözlerinin paylaşılması üzerine bu yazıyı yazmaya karar verdim.
20 yıl sandıklarda görev aldım. Hile hurda işleriyle ilgili söylentilerin bu görevlerde bulunmayanlarca kabul görmesini anlarım. Lakin sandık görevinde bulunanlardan tutunda, Siyasi partilere kadar, bu konuda sessiz kalanları bir türlü anlayamam.
Efendim durum şundan ibarettir. Devletimiz sandık kurullarını bir başkan ve siyasi partilerin belirleyip, seçim kurullarına isimlerini bildirdiği insanlardan oluşturur. Sandık başkanlarımız, öğretmen, maliyeci gibi devlet memuru olan şahıslardır. Oy kullanma ve sayım işlemi bittiğinde, A4 ün yarısı kadar olan bir kâğıda (sandık mazbatası), Siyasi partilerin ne kadar oy aldığı, yani sandık sonuçları kalemle yazılır. Muhtar dahil, Belediye başkanı, İlçe meclis, B. Şehir Belediye Başkanı ve İl Genel Meclisi gibi oy kullanılan her sandık için ayrı ayrı tanzim edilir. Sandık başkanı devletin verdiği mühür'ü basar ve imzasını atar. Sandık kurulunda ki, siyasi parti temsilcileri de isim ve soyadlarını yazıp imzalarını atarlar.
Böylece sandıktan çıkan skor tescillenir. Skoru etkileyecek sadece bir istisna vardır. O da katlama esnasında, ıslak mühürün, iki farklı bölgeye geçmesi ve heyetin karar verememesi durumun da, ve siyasi parti temsilcilerinin, bu oy'un kendi oyları olduğunda ısrar etmelerinde, ''itiraz tutanağı'' düzenlenir. Bu durum seçmenin son yıllarda ki dikkati ve bilinçlenmesi sayesinde azalmış, istisna haline gelmiştir.
Üzerinde ittifak edilen ve sandık sonucu tescillenmiş olan, sandık mazbataları, heyette bulunanlarca, siyasi partilerin okul sorumlularına, onlarda ilçelerine bu sandık mazbatalarını ulaştırırlar. Böylece, daha oy çuvalları, ilçe seçim kurullarına gitmeden ve oradan resmi sonuçlar açıklanmadan, siyasi partiler ne kadar oy aldıklarını bilirler.
Okullarda, sayım işlemi bitmeden bir tane bile çuval çıkamaz! Polis nezaretinde, elinde hem mühürlenmiş oy çuvalı hem de sandık mazbatası olan, sandık başkanları da ilçe seçim kurullarına giderler. Orada kuyruğa girip, hâkime mühürlü çuvalı ve sandık mazbatasını teslim ederler. Oy toplama merkezlerinde de siyasi partilerin temsilcileri de vardır. Ve itiraz olmadığı müddetçe, Hâkimler de sandık mazbatalarında ki skorlara bakarlar. Yani orada çuvalların içinde ki oylar tek tek sayılmaz!
Kısaca sandık sonuçları, her ne kadar elektronik ortama girilsede ve oradan ilan edilse de, işin sırrı ''sandık mazbatalarındadır!'' Çünkü Devletin memuru ve siyasi partilerin güvenip, sandık heyetine isimlerini yazdırıp, sandıkta görev verdiği insanlar, sandığın namusuna sahip çıkıp, skoru gönül rahatlıyla onaylamışlardır. Sandık Mazbatasını eline alan, her siyasi parti bilir ki, O saatten sonra O sandık için hiçbir şaibe söz konusu değildir.
Hayatında bir siyasi partiye üye olmamış, sokakta afiş ve pankart asmamış, siyasi parti çalışmalarına katılmamış ve sandıkta görev almamış insanların, sandığın namusuna sahip çıkanlara söz söylemeleri, en azından sabahtan akşama kadar, bir sandviç ile duran, siyasi partilerin temsilcilerine, Siyasi partilerimizin İlçe ve İl Teşkilatlarına ve Devletin memuruna hakarettir! Hele hele, Oy pusulasının üzerinde Mühürden başka en ufak bir işaretin, imzanın, karalamanın Oyların iptal sebebi olmasına rağmen, seçmenin kafasını karıştıracak paylaşımlar yapılması tam bir ihanettir.
Velev ki sen sandığa Oy'unu attıktan sonra, imzanı silseler ne olur? Alnında mı yazıyor X partiye verdiğin? Sayım akşama bitiyor. Zarflar açılmadan, imza ve zarf sayısı karşılaştırılıyor. Şayet sayılar tutmuyorsa, zarflar açılmadan, eşitleme adına, zarfın içine bakmadan zarf / lar imha ediliyor! Sonra açılıp, sayıma geçiliyor. İmha edilen belki de Q partinin oyu, nereden bilecekler?
Bu Devlet muz Cumhuriyeti değildir. Devleti Devlet yapan ise her şeyin kâğıt üzerinde kayıtlı olmasıdır. Elektronik işlem, işin hızlandırılmış turlarıdır. Seçimlerde şaibe havası var algısı yaratmak, seçmeni gerer. Bu şaibeyi çıkartanlar, seçmenin kendisini yönetecek olanlara karşı tek silahının, tek gücünün, tek yaptırımının Sandık ve Oy olduğunu bildikleri için, her türlü yola başvuruyorlar. Ama bu organizasyonu, Hükümet veya Siyaset yapmıyor. Devletimiz yapıyor. Rahat olun. Devletimiz kimseye göz açtırmaz.
