HALKI ANLAMAK
Belki de Demokrasi tarihimizin en çekişmeli seçimlerinden birisi olarak 2014 Yerel seçimleri tarihe geçecek... Böyle bir heyecan bir daha yaşanır mı Allah bilir! Kıran kırana bir seçim oldu. Seçim öncesi, şantajlar montajlar iftiralar hakaretler havalarda uçuştu... Seçim sonunda her zamanki gibi, itirazlar, tekrar sayımlar, oylar çalındı, elektrikler kesildi gibi kaybedenlerin mazeretleri...
Birde hazım problemi yaşayan büyük bir kitle var... Halkçı gözüküp, Halkı anlamayan... Halkına düşman... Halkını hor gören... Halkının iradesine saygısı olmayan... Halkına hakaret eden...
Makarna yemekten boyu kısa kalan... Parayla oy atan... Cinsel tatminsiz olup, bu hazzı Başbakanda yaşan kadınlar... Kitap okumayan cahiller... Beyinsiz koyun sürüleri... Göbeğini kaşıyan, kıllı bidon kafalı adamlar...
Oysa ki Allah insana akıl vermiş... Akıl sahipleri ve Düşünenler için ibretler vardır demiş... Hadi hep birlikte sakin kafayla düşünelim...
Bizim semtte Orme Sitesi ve Mesa Evleri var... Orme Sitesi'nde en ucuz konut 500 bin TL... En pahalısı 750 bin TL... Mesa'da, 1 milyon TL den 5 milyon TL ye konut var... Bu sitelerin hemen dibinde ise gece kondu veya orta kesim diyeceğimiz apartmanlarda oturan yurttaşlarımız var...
Orme'den AKP'ye 11, Mesa'dan 9 oy çıkmış. CHP ezmiş geçmiş! Komşularında ise tersi olmuş... AKP ezmiş geçmiş! Oysa Halkçı politikalar izlediğini iddia eden, Cumhuriyet'in kurucusu olan CHP'nin İşçiden, Memurdan, Emekliden, Öğrenciden oy alması gerekmez mi? Veya son 12 yılda, AKP iktidarında servetine servet katanların AKP'yi desteklemesi gerekmez mi?
Seçim sonuçlarını gösteren Ülke haritasına baktığımızda, Türkiye partisi olarak kim gözüküyor? Kaybettiği yerlerde bile AKP ikinci parti... Ben üçüncü olduğu bir yeri görmedim. Başta, sağlık eğitim ve ulaşım gibi sorunların çözümünde başarı sağlayan AKP, kapıcı Rüstem'in, Ev kadını Ayşe'nin, İşçi Ahmet'in, Memur Necla'nın, Emekli Mehmet amcanın, Öğrenci Canan'nın partisi olmuştur...
Etiler'in, Bağdat Caddesi'nin, Moda'nın, Kadıköy'ün, Beşiktaş'ın, Çankaya'nın, İzmir'in partisi olmak marifet değildir. Marifet, Kurtuluş savaşı arifesinde CHP'nin kurucusu olan Atatürk'e destek veren, Sivas ve Erzurum'un partisi olmaktır. Bu yönde politikalar üretmektir. Ama ların arkasına sığınmak, mazeretler üretmek işin kolaycılık kısmıdır!
Bu millet inanıp güvendiğinde, Atatürk'e de, Karaoğlan'a da destek olmuştur. Sahillerin ve Sosyetenin partisi olanlar, Halka tepeden bakmak ve onları hakir görüp, içi boş söylemler üretmek ve İmamın kayığına binmek yerine, Halkı anlamaya çalışması ve Halka dair gerçekçi politikalar üretmesi gerekir.
Bir çift söz de Cemaat denilen yapıya ve MHP ye...
Kendisini dev aynısında gören, kibir ve gurur timsali yapı, seçimin en büyük kaybedenidir. Belki de bu sonucun böyle çıkmasında en büyük pay sahibidir. Devlete operasyon yapıp, tasma takmaya kalkmasalardı, ne katılım bu kadar çok olurdu, ne de sonuçlar böyle çıkardı. Bu millet her şeyi sineye çeker, lakin Devletini zaafa uğratacak en ufak hareketi affetmez! Kampanyalarını Hırsızlık üzerine kuranlar, aslında bu ülkenin en büyük Hırsızlarıdır. Çünkü onlar bu ülkenin çocuklarını çaldılar! Ailelerin ellerinden geleceklerini çaldılar! Çalınan bu çocukları aileleriyle, Devletiyle karşı karşıya getirdiler. Çocuklarımızı Okullarında ve Kurslarında politize ettiler. Tüm bunların bedelini hukuk önünde çok ağır ödeyecekler!
MHP'ye gelirsek... İstanbul gibi bir vilayette, BDP'nin altında kalmasının hesabını tabanına vermeli. Tabanını ve Seçmenini sırf AKP'yi alt etmek için, birçok vilayette CHP'ye yönlendirmesinin, MHP'ye ne gibi bir katkısının olduğunu izah etmeli. Merakım, önümüzde ki genel seçimlerde de bu ittifakın sürüp sürmeyeceğidir!
Bizlere, Üsküdar'da zevkli ve çekişmeli bir seçim yaşattıkları için bütün adaylara, siyasi partilerimizin teşkilatlarına, her zaman olduğu gibi bu yarışı medenice yapan Üsküdarlılara teşekkür ederim...