Sayın Genel Başkanımız Devlet Bahçeli'nin Liderliği ve Önderliğinde Bin Yıllık Ehl-i Sünnet Vel Cemaat İtikadına Mensup, Sünni Müslüman Türklerin kurmuş oldukları devletlerin var olma stratejilerinin temeli; Allah'a (C.C) Kul, Habibine (S.A.V ) Ümmet olarak Kur'an-ı Kerim'i bütün yeryüzüne yaymada bir insanın bile kurtuluşuna vesile olmak ve iyiliği emredip kötülüğü men etmek için ve bu uğurda ölünürse Şehit kalınırsa Gazi olabilmek için bütün varlıklarını ve dahi canlarını bile hiçe sayan ecdadımızın günümüzdeki davasının Erleri, Alperenleri ve bunu Ülkü edinen Ülkücüleri ve bu davanın hareketi Milliyetçi Hareketin tabanı ile birlikte tek vücut olarak mücadele sürmektedir ki; Milliyetçi Hareketin tabanı son günlerde sürmekte olan gelişmelerden kaynamaya devam etmektedir.
Elbette biliyoruz ki; Sayın Genel Başkanımız son dönemdeki görüşmelerinde Yeni Anayasa çalışmaları adı altındaki bir takım karanlık faaliyetlerde AKP'nin ne yapmak istediğinin anlaşılmasında çok bilge ve derin strateji izleyerek yapılmak istenenleri kontrol altında tutma gayretlerini bizzat yürütmektedir.
Sayın Devlet Bahçeli'nin B.Ali Yıldırım ile sürdürmekte olduğu Anayasa değişikliği çerçevesindeki görüşmelerini bir kısım mihrakların saptırmak istediği ve yakışıksız ifadeler kullandıkları yorumları içerisinde görmek asla kabul edilebilir bir durum değildir.
Bin yıllık Ülkücü Hareketin Lideri ve bu hareketin tabanı Milliyetçi Hareket mensupları asla ve asla AKP'nin arka bahçesi, istepnesi, payandası ve tedarikçisi değildir, olmamıştır ve olmayacaktır.
Sayın Devlet Bahçeli'nin Yeni Anayasa çalışmaları çerçevesinde B.Ali Yıldırım ile bir araya gelerek yapmış olduğu görüşmeleri fırsat bilen bir kısım medya sadece görüntü üzerinden Liderimize ve Milliyetçi Harekete birtakım yakışıksız yakıştırmalarda bulunarak liderimizi ve Milliyetçi Hareketi artık AKP'nin güdümüne girmiş, Cumhurbaşkanı'nın ve AKP'nin emir ve talimatları ile hareket eden ve tamamen Cumhurbaşkanına ve AKP' ye teslim olmuş bir lider ve Milliyetçi Hareket görüntüsü yaymaya çalışmaktalar ki; bu gibi ifadeler Liderimize ve Milliyetçi Harekete atılan en büyük iftira ve hakarettir.
Ne Milliyetçi Hareket ne de bu hareketin Önderi ve Lideri Sayın Devlet Bahçeli Cumhurbaşkanı'nın ve AKP'nin başına konmuş bir Devlet kuşu değildir, olmamıştır ve asla olmayacaktır.
Bunu ne Sayın Liderimiz ne de Milliyetçi Hareketin tabanı asla kabul etmez ve etmeyecektir.
Sayın Devlet Bahçeli ve Milliyetçi Hareket bir kişiye özel ve sadece bir kişiyi kutsamak ve mutlu etmek için düzmece bir anayasa değişikliği oyunu içerisinde olmayacak ve AKP'nin tek başına ve başka birileriyle başaramadığı bu oyunu Liderimizin ve Milliyetçi Hareketin başararak birilerine bahşedeceği bir ikram olarak sunmayacaktır.
Liderimiz yeni Anayasa adı altında Partili Cumhurbaşkanı gibi asla olamayacak bir uygulamanın uygulattırıcısı olup AKP'nin Cumhurbaşkanı gibi sistemsizlik ile Milliyetçi Hareketi ya yok edip MHP'yi fesih ettirecek ya da Milliyetçi Hareketin tabanının tamamını artık açıkça AKP'ye geçmiş kabul edileceği bir uygulamaya hiç bir şekilde cevaz vermeyecektir, veremez.
MHP ile AKP arasında uzlaşılan herhangi bir anayasa değişikliği maddeleri yoktur, açıklanmamıştır lakin bir kısım medya bazı maddelerde anlaşma sağlandı, anlaşma sağlanamayan maddeler gibi yönlendirmelerle Sayın Genel Başkanımızı ve Milliyetçi Hareketi baskı altına alıp istedikleri yönde kullanma çalışmalarını sürdürmekteler.
Mevcut işleyen sistem Cumhurbaşkanlığı sistemi değil midir ki de mevcut Başbakan uçak açıklamalarında ''Başkanlık değil, Cumhurbaşkanlığı sistemi'' demiş.
Mevcut Cumhurbaşkanı zaten hiç bir başkanın kullanamayacağı kadar geniş yetki ve selahiyetleri sınırsızca kullanmaktadır ki, bu haliyle hiç bir kural, Anayasa, Kanun ve teamülleri hiç bir şekilde dikkate almazken herkeslerde bunu açıkça seyretmeye devam etmektedir.
Başlangıçta Mustafa Kemal, Cumhuriyet Halk Partisi'nin Cumhurbaşkanı idi yani partili Cumhurbaşkanı idi ve sistem tek partili Cumhuriyet görüntüsündeydi.
Bugün gelinen bu noktada bu nasıl bir irtica ki; şimdi de çok partili sistemden vazgeçilip yeniden tek partili sistem için partili Cumhurbaşkanlığı sistemine geçilmek için açıkça Milliyetçi Hareket ve Lideri kullanılmaya kalkılmaktadır. Buna müsaade edilemez.
Eğer partili Cumhurbaşkanlığı gibi bir saçma sapan sisteme geçilecek olursa parlamentoya, seçimlere, CHP'ye, MHP'ye, diğer partilere ve çok partili dedikleri demek böyle olmayan bir yapıya gerek de kalmayacaktır.
Yeni Anayasa ve Partili Cumhurbaşkanı oyunlarıyla Vicdani Retçiliğinde geçirtilerek Boğaziçi Köprüsünde katledilen Mehmetçik gibi bütün Mehmetçiklerimizin boğazlarının kesilerek yok edilmelerinin önünü Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli ve Milliyetçi Hareket mensupları asla açmayacaktır ve buna müsaade etmeyecektir.
Kim ne yapmak istiyorsa çıksın açık, açık söylesin ve anlatsın.
Yeni Anayasa çalışması maskelerinin saptırılan kavramların ve açıklanmayan asıl yapılmak istenen değişikliklerin millete anlatmaya korkarak dillerine doladıkları Milli, Millet, Vatan, Devlet laflarıyla yangından mal kaçırır gibi ve zaten çalınmış olan minarelere kılıflar dikmek için ne Sayın Liderimiz Devlet Bahçeli Terzi, ne de Milliyetçi Hareket onların tezgahı olmayacaktır.
Bu böyle biline.