SİZİN BELEDİYE NE TARAF USTA
SERİ SONU...
Köşe yazımızı ilk defa okuyan değerli okurlarımıza hatırlatmak isterim; özellikle ilk yazıdan itibaren dört bölüm halinde geçen kısımları gözden geçirmelerini tavsiye ederim.
1999 ve 2004 bir çağ kapanıyor, X Y Z $ DÖNEMİ BAŞLIYOR.
Çöküş mü? Başlangıç mı? Devran, ihanetler ve kehanetler dönemi...
Köşe yazımıza başlamadan önce; okuyucu kitlelerin gün geçtikçe sıfır limite düştüğü, zaman bilincinin tüketilip, hepimiz çok meşgul gibi veya teknolojide bağımlı olmuş, Hoyratça harcadığımız zamansa, kime öncelik hakkını vereceğini belirten tik tok'lar la geçiyor... Bir eğitimci olarak beni sevindiren tarafı, okuyan ve değerlendiren, dönüş yapan birilerinin olması, kalemimi gayrete götüren etken olmuştur.
Sizin için yazacağım tek cümle; siz varsanız, bence yeter...
Bu köşe yazımı bir küçük not ile başlamak istiyorum;
İbrahim efe 15 yaşında imam hatip öğrencisi, 4 köşe yazımı dikkatle okumuş.
''hocam, her yazı kendi içinde bir anafor yapmış. Her olayda ayrı, ayrı farklı bir belediyeyi anlatmışsınız''
Efe yorum yaparken beni hayli şaşırttı. Bu yüzden kalemi tekrar elime aldım ve vira bismillah çektim...
Bu köşe yazısı efelere ithaf olunur...
Başlayalım... 1999 ve 2004 öyle bir dönem düşünün ki;
Yerel yönetimlerde; Siyaset Bizans oyunu,
Halk çıkar deryasına yürür, cemaatler ve entrikaları, STK'lar SİYASAL KÜFLEŞMEDE, ÜÇÜŞ BÜCÜŞ MUHALEFET, ayrışmalar, ötekiler ve berikiler içinde yeni bir yerel yönetimler dönemi başlar.
Biz ne düşünüyoruz derseniz? Tanım yapalım ve devam edelim.
Günümüzde belediyeler, şehirlerimizin kalbinde atar ve doğrudan halkın yaşam kalitesini etkiler. Bu nedenle, belediye başkanı seçerken dikkat edilmesi gereken unsurlar hayati öneme sahiptir. İşte bir belediye başkanı adayı belirlerken göz önünde bulundurulması gereken 7 önemli kriteri birde ben yazayım...
1- Deneyimli ve ekip ruhuna sahip olmalı
2- Vizyonu (eğitimli) değerlerine ve kültürüne hâkim bir MİSYON'U olmalı.
3- İletişimi esaslı, DONANIMLI ve halka dokunmalı.
4- Ekibini iyi yönetmeli ve şeffaf olmalı
5- Kurumu yönetme, finansal yeterliliği ve disiplini olmalı.
6- Her mahalleye hâkim, Devlet terbiyesi ile adil olmalı.
7- Seri, atak, çözüm otaklı, esnek, tarafsız karar verme yeteneği olmalı.
KISACA; LİDER OLMALI.
Yerel yönetimlerle alakalı fikirlerimizi beyan ettikten sonra gelelim Üsküdar ve yerel seçimlere dair sonuçlara.
1999 yerel seçimleri 28 ŞUBAT post modern darbenin etkili olduğu, Tehditlerin, havada uçan tekmelerin gezdiği, rüzgârın nerden estiği belli olmayan ortamda seçime gidildi. Sonuç ne oldu diyeceksiniz; siyasal kamplaşmanın yerine baskıya kafa tutan ve mazlumun yanında yer alan TÜRK seçmeni gördük.
Üsküdar seçmeni Ülke genelinin seçim sonuç odak noktasıdır. Nitekim öyle oldu.
1999 Üsküdar belediye alınan oy dağılımı.
| Aday | Parti | Aldığı Oy |
| Yılmaz Bayat | Fazilet Partisi | 74.000 |
| İhsan Özkes (Üsküdar Müftüsü) | DSP | 58.000 |
| Muhsin Divan | Anavatan Partisi | 55.000 |
| Kenan Sönmez | CHP | 20.200 |
| Lütfi Vural | MHP | 20.000 |
| Adnan Odabaş | DYP | 16.000 |
ŞİMDİ BU DAĞILIMA BAKINCA BİR DENKLEM KURMAYA ÇALIŞIRSINIZ...
Geçmiş dönem belediye başkanı YILMAZ BAYAT ve ekibine Üsküdar halkı devam demişti. Buraya kadar her şey çok güzel...
Yeni ataklar yapmaya başladık. Kurumsal kimlik oluşturmada kurum içinde İSO KALİTE BELGESİ dâhilinde muhteşem bir eğitim seferberliği ile tüm personele bir yıl boyunca eğitimler verildi.
ÜSKÜDAR BELEDİYE TARİHİNDE YİNE BİR İLK; İSO 9000 BELGESİ BİRİNCİLK ÖDÜLÜ ALIYORUZ.
Burada özellikle üstün emek veren değerli müdürlerimiz; HASAN ÖNCÜ, HAMZA ELMES, ALİ YEŞİLDAL beyleri tebrike şayan çalışmaları ile anmak isterim.
Türk belediyecilik tarihinde İki yıl ardı ardına denk bütçe ve belediye kasasında fazla bakiye para oluştu.
2000-2002 yılları belediye içindeki eğitimler semeresini vermişti. Donanımlı liyakat esaslı işleyişe geçilmişti.
Ana başlıkları yine tek tek sıralayalım..
ÜSKÜDAR GENELİNDE OTOPARK SİSTEMLERİ MERKEZDE TAM YERİNİ BULDU.
Defalarca bakanlık denetimleri geçirdik. Tam not ve teşekkür yazıları geldiği gibi tüm belediyeler bizi taklit etmeye başladı.
EN ilginç hikâyemizi işte tam da burada kaleme almanın zamanı diyelim. Harem otogar civarı tamamı 150 dönüm arazi içine kapsar.
Türk ulaştırma sektöründe en problemli büyük firması desem ismini herkes çok iyi bilir. Asıl amacı tehdit ve yıldırma tekniği ile harem otogar işletmesini ihale yolu ile almak fikrini defalarca tarafıma bildirirler. Ret cevabı muhatabına hızla ulaştı. Asıl amaç harem üzerinde ciddi bir oyun hazırlığı vardır. HAREM PORT projesi, niyetleri ve emelleri RANT çarkını genişletmek ve haremin kültür mirasını yok etme projesi olarak karşımıza gelir.
Cevaba cevabımız gecikmedi.
HAREM HİLAL PROJESİ, TÜRK DÜNYASININ KÜLTÜREL MİRASINI YENİDEN ANADOLUDAN BAŞLATMA PROJESİ OLARAK HAZIRLAYIP SUNMAK BİZE NASİP OLDU.
(SÜMEN ALTINDA KAYBOLDU)
İşte bu çekişme belediyecilik tarihinde bir kamu kurumunun ve buna sahip çıkan kamu görevlilerinin vermiş olduğu ilginç emsaline rastlanmamış hukuk savaşı örneğidir. Bu makalemi bir sonraki yazımda eşi benzeri olmayan, HAREM VE SİYASİ LİNÇ başlıklı köşe yazımı özel bir başlıkla sizinle buluşturacağım.
Bizim belediyecilikteki en bariz başarımız, uygulamada yenilikçi, paylaşımcı, şeffaf, konuya hâkim, cesur kararlar veren bir yapıya sahip olmamız, tarihe ALTIN YILLAR damgasını vurdurmuştur.
Belediye yönetimi tam rayına oturdu derken,3 kasım2002 tarihinde genel seçim olur ve iktidar değişir.
Her şey kamuda ve yerelde işleyiş yerini buldu derken,yine semalardan başka bir ses yükseldi.!
''Pensilvanya ne der''?
Üsküdar Belediyesi'nde personel ayrışmaya başladı, siyaset, insanlık dışı acımasız yerlere evirilmeye geçti. Kuvvetler dengesi bozulduğu gibi, müdahalenin nerden geleceğini kestiremez olduk...
Bir misal verelim;
Tahsilât yaptığımız birimlerde maliye denetimlerini belediye üzerine çevirdi. Üzerine vazife olmayan maliye, belediyenin her tahsilâtına ceza kesmeye başlattı. Tarihte ilk defa maliye müdürlüğü, belediye işletmesi olan harem otogara, tahsilâta el koyma ve icra yapmak için; ''belediye kasasına icra memuru oturtan'' kurum unvanı almıştır.
Üsküdar Belediyesi'nde Siyasi otorite ve meclis aritmetiği değişir.
Özellikle Üsküdar belediye meclis dağılımı ve oranlar değişti. Anlayacağınız belediyenin tarafı kalmadı..
TADI KAÇTI..
Memur tanımı yerle yeksan oldu... Belediye başkanımız olaylara müdahalede etkili olamıyor, Üsküdar'da imar çalışmaları yanlışlar üzerinden cereyan ederken, çarpık kentleşme dikkat çekmeye başladı.
Yani yerel çalışmalarda bir el gelip belediyenin o tılsımlı işleyişinin tekerine çomak soktu.
SONRASI; MALUM GELİŞMELER, ENTRİKALAR, DÖNME DOLAPLAR.!
Bu makalemi burada bağlarken, 2002 GENEL SEÇİM SONRASI Türk belediyecilik tarihine öyle bir bomba konuldu ki, hepimiz anlayana kadar, ATI ALAN ÜSKÜDARI GEÇTİ..
Esenlikler dilerim.
Saygılarımla...
